İyi
giyimli olmak ve iyi giyinmek! İlk bakışta her ikisinin de anlam bakımından bir farklılık
taşımadığını düşünebilirsiniz. Ancak biraz daha derinlemesine bakmaya
başladığınızda, etrafınızda tasarımcı ve markaların hazırladığı koleksiyonlarla
donanmış birçok iyi giyimli erkek olduğu halde, bunların içinde pek azının
kendi kişisel özelliklerini dikkate alarak giyinmiş tarz sahibi ve iyi giyinen
erkek olduğunu hemen kavrayacaksınızdır. Ve muhtemelen de bu tarz sahibi ve iyi
giyinen erkeklerin hiçbirinin üzerinde tasarımcı ve markaların koleksiyonlarına
rastlayamayacaksınızdır. Bunun nedeni tarz arayıcısı erkeklerin geçici modanın büyüsüne
kapılmadan kendi özgün giyim anlayışları ve kalıcı modanın kurallarına göre
giyinmeleri olarak açıklanabilir. Bu gün dünyanın en iyi giyinen erkeklerini
bir araya getirecek bir organizasyon olsa, şüphesiz bunların tamamı bir şekilde
terzi elinden çıkma takım elbiseleri ile geleceklerdir.
Gerçek yenilikler ve değişim, kuralların görmezden
gelinmesi ile değil, bilakis sürekli olarak farkında olunması ile oluşur. Bir
konu hakkında sofistike bilgi sahibi olan kişiler aynı zamanda kuralları
esnetebilme ve gerektiğinde de eğip bükebilme yeteneğine de sahip olurlar. Bu
yetenek kişilere kendilerine has tarzlarını geliştirebilme ve “iyi giyimli
olmak” yerine “iyi giyinen” olabilme imkânını sunar.
Tarz sahibi giyinmek göründüğü kadar zor bir iş değildir.
Çalışma ile geliştirilmeye açık ve edinilebilen bir yetenektir. Tarz sahibi
giyinebilmek için en önemli olgu tavırdır. Tavırlarınız hayata bakış açınızı yansıtabilmelidir
ki, aksi takdirde zarif ve seçkin olabilmeniz mümkün olamayacaktır. Tarz sahibi
giyinmek edinilebilir bir yetenek olmakla beraber her işte olduğu gibi bir takım
kuralları da vardır ve bu kuralları bilmeden tarz sahibi giyinmek pek de mümkün
değildir. Tarz, iki önemli temel olgu üzerine yapılandırılmıştır. Renk ve oran!
Hangi renklerin tensel görünüşünüzü geliştirdiğini ve hangi oranların fiziksel özelliklerinizi
daha iyi gösterdiğini bilmek bu işte, yolun yarısını almak anlamına gelir. Bunu
tamamlayan ve kişiselleştiren olgu ise desenleri kullanabilmektir. Desenler bir
erkeğin giyiminde ki “kentlilik ve seçkinlik” ölçütüdür. Desenleri doğru şekilde
bir araya getirebilmek ve hatta daha da önemlisi karıştırabilmek, sizin
giyiminizde gerektiğinde seviye yükseltebilmeniz anlamına gelir. Desen bilgisi,
en mütevazı gardıroplara dahi derinlik kazandırır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder